• Çizgi’m
  • Bilmek İstiyorum
  • Unutulmayan İyilik…
  • BİR SAATLİK ÖMÜR
  • Mevlana’dan Deyişler
  • KIBRIS Gazisi E.P.Kd.Alb.Niyazi KÜLAHLI’ya-1 “””””””
  • NASİBE!..
  • Daha da Sarıl Bana, Bırakma Beni…
  • ULUSLARARASI BAŞARI GÖRMEZLİKTEN GELİNEMEZ!..
  • Cumhuriyete Saldırılar Bitmedi, Bitmeyecek…
  • Bir Zamanlar Kahramandı!.. Meğer…
  • Bir Kumruyla Söyleşi
  • Çok Şükür Değiştim dedi ve Lefkoşa Büyükelçisi Oldu
  • İlah Olmadı Put da Olmadı Allah’ın Kuluydu…
  • Çocuk acılar içinde.
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
    • Anasayfam Yap
      • Sitene Ekle
      • Amacımız
      • Künye
      • İletişim
Sislioda
    •  
    • Anasayfa
  • Güncel
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Politika
  • Şiir
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Yazarlarımız
  • Seri İlanlar
    • İlan Ekle
  • Firma Rehberi
    • Firma Ekle
20.06.2025 03:53:42
  • Kültür Sanat
  • Magazin
  • Gazeteler
  • Video Galeri
  • Foto Galeri
sislioda.com Bizi Facebook'dan takip edin
sislioda.com Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Dünya
Saime Bilhan

Zamanın Yırtığından Sızıp Gelen RADYO-4

Eklenme Tarihi: 11 Temmuz 2019 Perşembe
Eklenme Saati: 15:05
Okunma Sayısı: 317
Tweetle
Saime Bilhan saime.bilhan55@gmail.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
Zamanın Yırtığından Sızıp Gelen RADYO-4


Damda şarkı ya da türkü dinlerken bazen annem yahut kardeşlerimden biri aşağıya inmem için seslenirdi. Önce seslerini duymamış gibi yapar cevap vermezdim. Ne var ki tekrar seslendiklerinde suskun kalamazdım. Büyük düş kırıklığına uğramış ve yerle bir olmuş dünyamın ezik sesini yansıtırcasına:
“Ne var?” derdim.
Aslında ne olacağını çok iyi biliyordum. Bundan olacak garip bir sıkıntı gelir konaklardı içimde. Bir takım işler yapmam istenecekti. Yapılması gereken, yapmadığımda annemin sırtına binen işlerdi bunlar. Odun getir, su getir, bulaşıkları yıka türünden işler… Her nedense şarkı, türkü dinlediğim zamanlar iş buyuran sesler duyunca derin bir üzüntü kaplardı içimi ve çok üzülürdüm. Oysa yapacağım seçimlik bir hakkım yoktu. Söylenenleri yapmak zorundaydım. Yenilmişlik, ezilmişlik ve çaresizlik yakama yapışır işler bitinceye kadar bırakmazdı. Gücünü yitirmiş ve özgürlüğe susamış bedenimi dama çıktığım merdivenlerden bu kez aşağı taşırdım. Tek isyanım merdivenlerden ağır ağır inmek olurdu. Ancak bu kadar geciktirebilirdim yapmak zorunda olduğum işleri.
Aşağı indiğimde genellikle:
“Damda ne yapıyordun?” sorusunu soranlara mahcup mahcup:
“Hiiiç, derdim, damda ne yapılır ki hava alıyordum işte!”
Yapmamı istedikleri işlerin beni beklediğini biliyordum. Yapacağım işlerle yüz yüze gelince bir an için hınçla bakardım onlara!.. Ama öyle fazla üzerinde durmazdım bunun da… Hızla olan bitenleri tamamen unutur, çabucak ve en iyi şekilde yapacağım işlere yoğunlaşır, yapar ve bitirirdim.
Bana ne işi verirlerse versinler darılmazdım, kızmazdım da… Belki ilk anda küçük bir tepki gösterir gibi olurdum ama anında geçerdi bu. Çünkü amacım verilen işi bir an önce ve en iyi şekilde yapıp tekrar dama çıkmaktı. Aldığım işi savsaklarsam yahut bitti diye yarım bırakırsam çok sürmez yine çağırırlardı. Üstelik bu kez kızgın ve acımasız olurlardı. Annem hariç tabii…
***
Verilen işi yapıp tekrar merdiveni bir sincap gibi tırmanıp müzik dinlemek için dama çıktığımda tanımsız ve doyumsuz bir sevinç yayılırdı bedenime. Müzik seslerinin bende yarattığı değişim ve hoşluğun sebebini tanımlayamam. Aslında bunun üzerinde öyle fazla düşündüğüm olmamıştı! Gerçi düşünsem bile “neden” sorusunun cevabını veremezdim. İnsan değişik bir varlık. Bazen bildiğini sandığı şeyleri bilmediğini, bilmediğini sandıklarını da bildiğini görüyor. Bu niye böyle oluyor? Doğrusu bilmiyorum!..
Bildiğim tek şey müzik dinlemeye karşı içimde  yenemediğim bir tutku vardı. Diğer kardeşlerimin aynı tutkuyu yaşamamalarına aldırmazdım bile… Arada bir bu ilgisizliklerine şaşırdığım ve akıl erdiremediğim olmuştur tabii…
***
Bazı akşamlar müzik sesini duymayınca komşularımızın evde olmadıklarını anlardım. Çünkü evde olduklarında muhakkak önce pikap çalmaya başlarlar. Sonra da bahçenin orta yerine kurdukları uzun masalarını hazırlar ve saatler süren bir yemek faslı başlardı. Ne yerler, ne içerler inanın hiç merak edip bakmadım!.. Benim derdim müzik. Müzik sesi gelmeyince anlardım ki evde yoklar. O zaman içimi bir hüzün kaplardı. Ortalık sessizliğe gömülürdü. İçimi aydınlatan bilmediğim bir ışık aniden söner çevrem kapkaranlık olurdu.
Ne var ki bizden kimse farkına varmazdı. Ne komşu bahçeden gelen müzik seslerini duyan olur ne de pikapları çalmadığı zaman bendeki hüznü gören olur. İç dünyamın büründüğü sessizlikle karanlığın farkına varmazdı kimse… Bilmezlerdi, haberleri olmazdı. Kim kime dum duma derler ya işte öyle!..
Yan bahçeden müzik sesleri gelmeyince dama çıkma gereğini de duymazdım. Tabii ki kimse sormazdı:
“Neden bugün dama çıkmıyorsun?” diye…
***
Bir gün hiç unutmam komşularımız evlerinde yoktu, bir yere gitmiş olmalıydılar. O gece sıkıcı geçmişti. Hatta bahçemize gelen komşu çocuklarının saklambaç oynama tekliflerini bile reddetmiş, erkenden yatmıştım.
Gecenin ilerleyen saatlerinde ayakyolu (tuvalet) ihtiyacım geldi. O zamanlar ayakyolu evlerin içinde değil, bahçenin içindeydi. Aydınlatma olmadığından o saatlerde bahçe koyu karanlık olur, yalnız başıma çıkmaya korkardım. Ablamı uyandırıp beni ayakyoluna götürmesini istedim. Ablam kalkmak istemedi ama zorlayınca oflaya pofurdaya kalkıp düştü önüme. Uykulu gözlerimi tam açamadan ablamın peşinden yürüyorum. Bahçeye çıkınca nereden geldiğini bilmediğim müzik sesiyle gözlerim öyle bir açıldı ki! Nereden geliyor diye dikkat kesildim, komşu bahçeden geliyordu… Ayakyolunda kasten uzun uzun kalıp hem ihtiyacımı giderdim hem de gönlümce müzik seslerini dinledim. Ablam birkaç kez çıkışınca dayanamadım çıktım. Ablamın yanına yanaşıp:
“Abla dama çıkıp biraz müzik dinleyelim mi? Nooolur?” diye yalvardım.
Ablam sanki etine çuvaldız batırmışlar gibi irkildi:
“Ne diyorsun sen? Aklın başında mı senin?” dedi ve epey kızmış olmalı ki ite kaka beni içeriye soktu.
***
İşte böyle! Müzik benim tutkumdu.
Aşk dedikleri şey böyle bir şey mi?
Bilemem ama eğer müzik dinlemenin aşkı olursa benim müzik aşkımdan hiç kimsenin haberi olmadı!… (Devam Edecek)
 
Saime Bilhan
 
sislioda.com
 

Etiketler:
ayakyolu dam tutku
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

Unutulmayan İyilik… Yıl 1978. Zor, çok zor ama çok zor bir yıldı o yıl!.. Etim, kemiğim, kanım, canım, ...
Unutulmayan İyilik…
BİR SAATLİK ÖMÜR O sabah da diğer günler gibi sıradan bir gündü. Ev hanımları için hiç değişmeyen sabah ko...
BİR SAATLİK ÖMÜR
NASİBE!.. Sözlerime, merhum Mehmet Akif'in, "Bir gece" şiirindeki şu mısralarla başlamak istedim. İ...
NASİBE!..
Bir Kumruyla Söyleşi Hastalığın amansız pençesinde kıvranan yaşlı kadın pencereden dışarıya bakıyordu. Yakında...
Bir Kumruyla Söyleşi

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Kullanıma İzin Verilen HTML Kodları : <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>

Renkli Deneme

Çizgi’m Bilmek İstiyorum Unutulmayan İyilik… BİR SAATLİK ÖMÜR Mevlana’dan Deyişler
  1. Çizgi’m Çizgi’m
  2. Bilmek İstiyorum Bilmek İstiyorum
  3. Unutulmayan İyilik… Unutulmayan İyilik…
  4. BİR SAATLİK ÖMÜR BİR SAATLİK ÖMÜR
  5. Mevlana’dan Deyişler Mevlana’dan Deyişler

En Son Haberler

Çizgi’mAsgari Ücret fiyaskosu, Emekli Yılının belleğimde yerleşen korkusu, Aile Yılı......
Çizgi’m
Bilmek İstiyorumYaşım onbeş, Herkesle kardeş kardeş, Özgürce yaşamak istiyorum. Düşüncelerim beni......
Bilmek İstiyorum
Unutulmayan İyilik…Yıl 1978. Zor, çok zor ama çok zor bir yıldı......
Unutulmayan İyilik…
BİR SAATLİK ÖMÜRO sabah da diğer günler gibi sıradan bir gündü. Ev......
BİR SAATLİK ÖMÜR
Mevlana’dan DeyişlerEy altın sırmalı giysiler giymeye, altın kemerler takınmaya alışmış adam,......
Mevlana’dan Deyişler
  • Seri İlanlar
  • Firma Rehberi
  • Güncel
  • Manşetler
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
  • Politika
  • Yaşam
  • Şiir
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@sislioda.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2016 - Sislioda Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net