• Çizgi’m
  • Bilmek İstiyorum
  • Unutulmayan İyilik…
  • BİR SAATLİK ÖMÜR
  • Mevlana’dan Deyişler
  • KIBRIS Gazisi E.P.Kd.Alb.Niyazi KÜLAHLI’ya-1 “””””””
  • NASİBE!..
  • Daha da Sarıl Bana, Bırakma Beni…
  • ULUSLARARASI BAŞARI GÖRMEZLİKTEN GELİNEMEZ!..
  • Cumhuriyete Saldırılar Bitmedi, Bitmeyecek…
  • Bir Zamanlar Kahramandı!.. Meğer…
  • Bir Kumruyla Söyleşi
  • Çok Şükür Değiştim dedi ve Lefkoşa Büyükelçisi Oldu
  • İlah Olmadı Put da Olmadı Allah’ın Kuluydu…
  • Çocuk acılar içinde.
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
    • Anasayfam Yap
      • Sitene Ekle
      • Amacımız
      • Künye
      • İletişim
Sislioda
    •  
    • Anasayfa
  • Güncel
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Politika
  • Şiir
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Yazarlarımız
  • Seri İlanlar
    • İlan Ekle
  • Firma Rehberi
    • Firma Ekle
20.06.2025 07:51:23
  • Kültür Sanat
  • Magazin
  • Gazeteler
  • Video Galeri
  • Foto Galeri
sislioda.com Bizi Facebook'dan takip edin
sislioda.com Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Genel
Hüseyin Yeğin

Perinçek’e Ne Oldu?

Eklenme Tarihi: 17 Temmuz 2017 Pazartesi
Eklenme Saati: 16:34
Okunma Sayısı: 257
Tweetle
Hüseyin Yeğin huyegin@gmail.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
Perinçek’e Ne Oldu?

Bir Bahçeli vardı.
Önceleri yerden yere vurduğu, olmadık sözler söylediği, hatta hakaret ettiği muhaliflerinin/karşıtlarının yanında yer aldı.
Sevenleri hiçbir şey anlamadı!
Seçmenleri şaşırdı!
Ülkücüler tereddüt etti, durakladı, ikilemde kaldı. Gâh ötelere gitti, gâh Bahçeli’nin yanında durdu; ama huzursuz oldular…
***
Bahçeli bildiğini yaptı yine:
Kimi üstü örtülü, kimi ayan beyan, apaçık destek çıktı iktidara. Karşı olmak yerine onun ekmeğine yağ sürmeyi yeğledi. Onunla aynı yönde gidip aynı tempoda adım atmak alışkanlık hâlini aldı onda. Son bir yıldan bu yana ise içtikleri su bile ayrı gitmiyor!..
Arada bir suya sabuna dokunmayan konularda hışımla ileri çıkıp gürlediği oluyor, ama artık bunları kimsenin yediğini sanmıyoruz. Çünkü herkes biliyor ki yaşamsal öneme haiz konularda Bahçeli yine, tereddütsüz iktidarın yanında yer alacaktır.
***
Şimdilerde de bir Sayın Perinçek var! Vatan Partisi Genel Başkanı…
İktidarın yanında yer alan, önemli konularda ona destek çıkan!..
Perinçek’e Ne Oldu?
***
Gerçi Perinçek-Erdoğan yakınlaşması biraz garip geliyor bize!
Bu yakınlaşmada sanki, gözle açıkça görülmeyen bir aykırı duruş var! Bakanların bakışları bile rahatsız gördüklerinden…
Yahut sergilenen dengesiz görüntüden, her an yıkılıp yerle bir olacakmış havası sezinleniyor.
Evet ortadaki görüntü, usta oyuncuların bile zor seçeceği bilinmez örtülerle örtülü!..
***
Perinçek-Erdoğan yakınlaşmasını bizzat görenler ve olan biteni izleyenler kendi kendilerine soruyor:
“Neden böyle bir yakınlaşma oldu ki?”
“Elbet bir sebebi vardır, ama ne?”
“Yakınlaşma dürtüsünün kaynağı nereden besleniyor?”
“Çelişkilerin oluşturduğu denge mi desek acaba?”

Su yüzüne .çıkmış çelişkinin çok yönlü kuramsal açıklaması da olabilir. Ama doğrusunu söylemek gerekirse; hangi bilimsel gerekçe böyle bir görüntünün oluşumuna olumlu yaklaşabilir ki? Daha sorulacak çok soru var. Ne var ki çoğu cevapsız kalacağından soruları bir yana bırakıp kendimizce bilinenlere bakalım.
***
Öyle sanıyoruz ki izlenen dış politika, özellikle Türkiye’nin ABD ve Rusya ile olan ilişkileri, bu yakınlaşmada önemli oranda belirleyici olmaktadır. Yani Perinçek’in kafasındaki dış politikanın unsurlarını taşıyan veriler yaşama geçirilmek üzeredir ya da bu yolda önemli mesafeler kat edilmiştir. Yoksa “Bayram değil, seyran değil, eniştem beni niye öptü?” gibi bir soru gelir takılır kafalara… Perinçek’in AKP’ye verdiği desteği başka türlü açıklamak zor.
Ha! Bir de FETÖ var…
Perinçek, FETÖ’nün kendisine ve yandaşlarına büyük kötülük yaptığı inancındadır. Neredeyse evladiyelik düşman sayılırlar birbirine. Erdoğan’ın FETÖ’ye karşı verdiği önemli ve amansız mücadele malum!..
Ne dersiniz, “Düşmanımın düşmanı benim dostumdur,” anlayışı da bu yakınlaşmada etkin olmuş olabilir mi?
***
Saydığımız bu iki unsurun, yakınlaşmada etkili olan diğer unsurların toplamından daha çok etkili olduğu kanısındayız. Bir daha vurgulamalıyız ki belirttiğimiz bu iki konu yakınlaşmanın temelini oluşturmaktadır.
Sayın Erdoğan ABD’den ne ölçüde uzaklaşırsa Perinçek de ona o ölçüde yaklaşacaktır. Yahut Rusya’yla ilişkilerimizin olumlu düzeyde seyretmesi bu yakınlaşmayı daha da artıracaktır.
ABD de aynı kanıya varmış olmalı ki bu yakınlaşmanın arasını açacak girişimlere başladı bile…
***
Sayın Perinçek, Adalet Yürüyüşü konusunda hiç beklenmedik şekilde Sayın Kılıçdaroğlu’na karşı cephe alarak AKP’ye önemli bir destek çıkmıştır. Hem de yıllanmış AKP’lilerin aklına gelmeyen bir yöntem ve seslenişle yürüyüşten duyduğu rahatsızlığı dile getirmiştir. Hatta bu ya da diğer konularda öylesine ileri gitmiştir ki hiçbir izan sahibinin kabullenmeyeceği sözler söylemekten de kendini alıkoyamamıştır. Örneğin:
“Adalet Yürüyüşü adı altında yapılan bu yürüyüş CHP’nin bonzaisidir.” demiştir. Ayrıca;
“Türkiye’de Yargı altın devrini yaşamaktadır.” demiştir. Belki inanamayacaksınız ama bunu da demiştir… Bunlardan daha şaşırtıcı bir vurgusu var ki hayret edersiniz. Perinçek:
“Milli hükümet Erdoğan’sız olamaz…” demiştir.
Neden bunları demiştir, niye böyle bir yola başvurmuştur? Varınız siz cevaplayınız…
***
Perinçek’in bu tutumunu ve sözlerini siyasi etiğe uygun bulmayan Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr. Hakkı Keskin hem görevinden hem de parti üyeliğinden istifa etmek zorunda kalmıştır. İstifasını doğrudan Genel Başkan Doğu Perinçek’e sunan Hakkı Keskin’in istifa dilekçesi siyasi tarihimizin unutulmaz belgeleri arasında yerini almıştır. Fırsat bulduğunuzda okumanızı önerdiğimiz dilekçeden birkaç alıntıyı ilginizi çeker düşüncesiyle aşağıda sunuyoruz. Prof.Dr. Hakkı Keskin diyor ki:
“…Yargının Türkiye’de altın devrini yaşadığı” görüşünüzü ısrarla vurgulayarak, Türkiye’de adalet konusunu yalnızca FETÖ ve PKK terör örgütleri bakımından değerlendiriyorsunuz. Oysa Adalet, bağımsız ve tarafsız yargıyı, bunun vazgeçilemez önkoşulu olarak da kuvvetler ayrılığını, hukuk devletinin işlerliğini ve toplumun tüm alanlarını kapsayan bir konudur...Günümüzde yargıya güvenin %30’ların altına düştüğü belirtiliyor…”
“…Hayatım boyunca kimden ve hangi gerekçeyle gelirse gelsin, ben haksızlığı hiç bir zaman kabul etmedim ve edemem. CHP’ye ve sayın Kılıçdaroğlu’na yukarıda örnek olarak yazdığım görüşlerinizle büyük haksızlık yaptığınızı ve siyasi yönüyle de büyük bir yanılgı içerisinde olduğunuzu görüyorum…”
“…CHP’ye zaman zaman genellemelerle yapılan ve doğru olmayan eleştirilerinize katılmadığımı ve Atatürk ve Cumhuriyetin kuruluş ilkelerini savunan Yılmaz Özdil, Bekir Coşkun, Soner Yalçın gibi gazetecilerle didişmenin ve polemiğe girmenin yanlış bir yaklaşım olduğunu detaylı olarak açıklamıştım…”
“…hükümetin Erdoğansız olamayacağı…” görüşünüze neden katılmadığımı örnekleriyle belirtmiştim.
***
Bahçeli ve Perinçek’in iktidara yakınlaşması aklımıza;
Numan Kurtulmuş’un,
Süleyman Soylu’nun,
Yıldırım Tuğrul Türkeş’
in bulundukları saflardan ayrılıp iktidarın yanına geçmelerini anımsattı.
***
Bir partiden ayrılıp bağımsız kalan ya da başka partiye geçenlerle sıkça karşılaşabiliyoruz. Bunun gibi birbirine karşıt olan iki partinin şu ya da bu nedenle birleştiğine de tanık olduk. Bunların dışında günümüzde parti değiştirmek ya da istifa etmek yerine muhalif/karşı olduğu partiyi açık ya da gizli desteklemek bir yöntem olmuştur. Sıkça rastlar olduğumuz bu durumlar elbette üzücüdür.
Önceleri yerden yere vurdukları, olmadık sözler söyledikleri, hatta hakaret edip ülkeye ihanetle suçladıkları kişilerin yanında yer alanların haklı nedenleri olduğunu ileri sürmek zordur. Aslında ortada haklı bir neden yoktur.
Bu neden böyledir?
Henüz açık ve anlaşılır bir açıklamasına ulaşabilmiş değiliz…
Siyaset Bilimi bu değişkeni nasıl değerlendirir? İşin sosyolojik, kültürel ve psikolojik yönü nasıl karılmalıdır?
Ne olursa olsun böyle bir uygulamanın etik olmadığını düşünüyoruz.
Parti ya da siyasi nitelikli kişiler vaatlerine sadık kalarak dürüstlük kuralını uymalıdırlar. Bunlar en azından halkın kendisine verdiği oyun geçerli olduğu zaman aralığında vaatlerine sadık kalma erdemliğini göstermelidir.

Hüseyin Yeğin

sislioda.com

Etiketler:
ABD Doğu Perinçek Hakkı Keskin Rusya yakınlaşma
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

Çizgi’m Asgari Ücret fiyaskosu, Emekli Yılının belleğimde yerleşen korkusu, Aile Yılı bunalımıyla...
Çizgi’m
Bilmek İstiyorum Yaşım onbeş, Herkesle kardeş kardeş, Özgürce yaşamak istiyorum. Düşüncelerim ben...
Bilmek İstiyorum
Mevlana’dan Deyişler Ey altın sırmalı giysiler giymeye, altın kemerler takınmaya alışmış adam, Nihayet sana...
Mevlana’dan Deyişler
KIBRIS Gazisi E.P.Kd.Alb.Niyazi KÜLAHLI’ya-1 “”””””” Kıbrıs gazisi, can arkadaşım, dostum ve bir kardeş gibi sevdiğim güzel insan E. P. Kd. Al...
KIBRIS Gazisi E.P.Kd.Alb.Niyazi KÜLAHLI’ya-1  “””””””

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Kullanıma İzin Verilen HTML Kodları : <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>

Renkli Deneme

Çizgi’m Bilmek İstiyorum Unutulmayan İyilik… BİR SAATLİK ÖMÜR Mevlana’dan Deyişler
  1. Çizgi’m Çizgi’m
  2. Bilmek İstiyorum Bilmek İstiyorum
  3. Unutulmayan İyilik… Unutulmayan İyilik…
  4. BİR SAATLİK ÖMÜR BİR SAATLİK ÖMÜR
  5. Mevlana’dan Deyişler Mevlana’dan Deyişler

En Son Haberler

Çizgi’mAsgari Ücret fiyaskosu, Emekli Yılının belleğimde yerleşen korkusu, Aile Yılı......
Çizgi’m
Bilmek İstiyorumYaşım onbeş, Herkesle kardeş kardeş, Özgürce yaşamak istiyorum. Düşüncelerim beni......
Bilmek İstiyorum
Unutulmayan İyilik…Yıl 1978. Zor, çok zor ama çok zor bir yıldı......
Unutulmayan İyilik…
BİR SAATLİK ÖMÜRO sabah da diğer günler gibi sıradan bir gündü. Ev......
BİR SAATLİK ÖMÜR
Mevlana’dan DeyişlerEy altın sırmalı giysiler giymeye, altın kemerler takınmaya alışmış adam,......
Mevlana’dan Deyişler
  • Seri İlanlar
  • Firma Rehberi
  • Güncel
  • Manşetler
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
  • Politika
  • Yaşam
  • Şiir
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@sislioda.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2016 - Sislioda Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net