Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimleri sonuçlandı! Seçimler bazı sorunlar yaşansa da genel olarak;
Sorunsuz, sorusuz ve halkın belleğinde bir yara açmadan,
Yargı, darbe üstüne darbe almadan,
Ve seçimle ilgili kurumlar halkın güvenini yitirmeden tamamlandı…
Emmanuel Macron, Napolyon’dan sonra Fransa’nın en genç cumhurbaşkanı oldu, ama Ulusal Cephe Parti adayı Marine Le Pen de %33,9’luk oy toplayarak küçümsenemez bir rakama ulaştı.
***
Seçimden her ne kadar Emmanuel Macron galip çıksa da Fransızların milliyetçilere kucak açmak istemeleri ve bu yönde iradelerini ortaya koymaları dikkat çekici ve önemle takip edilmesi gereken bir olgudur.
Fransa’da milliyetçiler henüz çoğunluğu sağlayacak konuma gelmemiş olsalar bile, hızla yükselen bir eğilimin sahibi oldular. Seçim sonuçları bunu açık ve seçik bir biçimde yansıttı. Diğer Avrupa ülkelerinde de yükselişe geçen milliyetçiliğin Fransa’dan esinlenerek daha hızlı bir yükselişe geçeceği kanısındayız.
“Fransa’da kimilerinin çekindiği, ürktüğü, hatta korktuğu aşırı milliyetçilik nasıl olur da böylesine ilgi görür?”
Bu sorunun cevabını gerek Fransızlar, gerekse Avrupalılar çoktandır araştırıyorlar ve ortaya çıkan bulgular şaşırtıcı!..
***
Cumhurbaşkanı adaylarından Ulusal Cephe Parti adayı Marine Le Pen siyasette önce yavaş, sonra hızlı yükselen bir grafik çizdi. Aşırı uçtaki milliyetçilik anlayışının değişmez saplantısına takılıp kalmadı!.. Kendisini hep yenileyerek ve yapısal değişiklikler yaparak her yıl biraz daha halkın sempatisini ve güvenini kazandı. Artık Fransızlar milliyetçilerden kaçmayıp onlara yaklaşıyorlar, yakınlaşıyorlar. Tabii ki bu yönde karşılıklı bir etkileşim gerçekleşti…
Le Pen’in liderliğindeki parti saldıran olmayı değil, akılcı ve kucaklayıcı olmayı tercih etti. Gittiği yolda bilimin verilerini kullandığı gibi halkın isteklerine de yer verdi.
Oyları 1970’li yıllarda %5 bile değildi.
Ama yerinde saymadı. Halkı ürküten yanlarını yonttu. Halkla çok yakın ilişki kurdu. Kısır döngünün çekim alanından çıkıp geleceği kucaklayan düşüncelere ve uygulamalara yer verdi.
***
Ulusal Cephe Parti lideri Marine Le Pen,
Başta Avrupa Birliği olmak üzere küreselleşme adında her şeye karşı çıktı. Fransa’nın yeniden ekonomik bağımsızlığına ve parasal alandaki egemenliğine kavuşması gerektiğini savundu.
Sosyal medyayı hiç boşlamadı. Elinin tersiyle itmek yerine ona var gücüyle sarıldı ve bu alanda önemli oranda taraf kazandı. İletişime olağanüstü önem verdi. Bu yönde öylesine başarılı adımlar attı ki rakipleri onu taklit etmeye başladı.
Mağdur rolü oynamanın halk üzerindeki büyülü etkisini anlamış ve uygulamaya koymuştu. Bazı hatalar yaptığı ileri sürülse de yürüttüğü seçim kampanyası öğreti alanında tez çalışmalarına konu edilecek ölçüde başarılıydı.
Ne var ki bu başarılarının yanında seçim öncesinde önemli bir başarısızlık yaşadı. Şimdiki Cumhurbaşkanı ile halkın karşısına çıktığında bekleneni veremedi. Belki ilk ve en büyük yenilgisi bu oldu ki bunun seçimlere yansıdığı ileri sürülmektedir.
***
Fransa ve Avrupa!
Her ikisinde de milliyetçilik yükseliyor…
Tabii ki milliyetçilik yükseldikçe İslam karşıtlığı da o oranda artıyor…
***
Ya bizde?
Bizdeki milliyetçilikten ne haber?
***
Kişisel görüşümüz odur ki bizde de milliyetçilik yükseliyor!..
Ama dağınık!..
Bölük pörçük, kimin sahiplendiği belli olmayan!
Nereye, nasıl ve kimin önderliğinde gideceği konusu çözüme kavuşmamış!
Bir başına yolda sekerek yürüyen ve ne yapacağı anlaşılmayan bir milliyetçilik…
***
Bizdeki milliyetçilik;
Kimi zaman olmadık saldırılar altında soluk soluğa ilerlerken,
Kimi zaman durup çevresine bakınan ve durağanlığın bataklığına saplanırken,
Özlemle yeni liderlere muhtaç!..
***
Bizdeki milliyetçilik;
Kendi içinde sorunlar yaşayan sorular yüklü bir beden,
Bir araya gelmeyi başaramamış, kenetlenememiş,
Karınca örneği çalışkanlığını yitirmiş…
Bunun için bizdeki milliyetçilik sağlıklı yapısını örgütleyecek,
Bir liderin açlığını çekmektedir.
***
Bizdeki milliyetçilik;
Kendisini ayaklar altına alanlara kucak açmış,
Yaşamasına izin vermeyenlerin yanına yanaşmış,
Bilinmezliğin bataklığına bir batıp bir çıkmakta…
İşte bunun için bizdeki milliyetçilik;
Onu takıldığı açmazdan kurtaracak,
Bir arada toplayacak,
Ve çekip çevirecek,
Bilimin ve teknolojinin kucağında onu güldürecek,
Aklın ve sevginin bağrında kenetleyecek,
Uygarlık deryasına onu alıp götürecek,
Bir liderin susuzluğunu çekmektedir.
Hüseyin Yeğin
sislioda.com
Anasayfa
