Eskilerin tanımıyla dünyadan bir yıldız daha kaydı!..
Stephen Hawking!..
Dünyanın ihtiyacı olan, çalışmalarına muhtaç olduğu bir yıldızdı Stephen Hawking!..
Ve çoğunlukla Albert Einstein’le anılırdı.
***
Albert Einstein ki bilim çevrelerince dünyanın gelmiş geçmiş en büyük dehası olarak gösteriliyordu.
Çoğunlukla saçlarının çepeçevre diken örneği dikeldiği resminden tanıyorduk onu. Bir de “E=mc2” diye tanımladığı formülünden. İzafiyet Teorisi ve daha nice bir türlü akıllara sığmayan çalışmaları vardı…
Işığın beynin kabullerine zor sığan hızını, evrenin yapısını ve galaksilerin, yıldızların birbiri içinde nasıl tutunduklarını ve birbirlerini nasıl kovaladıklarını anlattı. Zaman ötesini anlattı.
Atom fiziğine canlılık getirdi. Bilim dünyası adeta onunla yeni bir kapıdan içeri girerek olağanüstü gelişmeler gösterdi.
Unutmadık onu.
Türkiye’de kaldığı günlerin değerini bilemediğimizi de unutmadık!..
***
İşte Stephen Hawking, Albert Einstein’la kıyaslanan ve onu gibi ama ondan sonra dünyanın yetiştirdiği bir başka deha oldu.
İngiltere’de 1942 yılında doğdu.
Albert Einstein’den boşalan koltuğa oturması zor olmadı ve Einstein’den sonra dünyanın en büyük dehası olarak tanındı.
***
O sadece bilim dünyasındaki buluşları ile değil; yakalandığı hastalığı, bu hastalığa karşı verdiği bıkmak nedir bilmez mücadelesi ile de kendini dünyaya tanıttı.
Dünya onu hayranlıkla, şaşkınlıkla ve hayretle izledi!..
Daha genç yaşında yakalandığı hastalık onun bedenini tutsak etti ama beynine dokunamadı. Beyninin ürettikleri dehasına kanıt oldu ve dehası sayesinde de yaşamını sürdürdü denilebilir.
Stephen Hawking bilim dünyasında tanındığı zaman özgün bir hastalıkla tekerlekli sandalyeye bağlı kalmış ve daha sonraları hiç konuşamaz olmuştu. ALS (Amiyotrofik Lateral Skleroz: Kas erimesi ve omurilikte tahribat) hastalığı onun tüm hareket yeteneğini yitirmesine neden olmuştu.
Hawking, insanlığa bilim dünyasındaki buluşları dışında, hastalığıyla yaptığı mücadelesini ve davranışlarını da hediye etti. İnsanlık onun emsalsiz bir örnek olan yaşam mücadelesini unutmayacaktır.
Hareketsiz, eli ayağı tutmaz ve konuşamaz bir insanın nasıl yaşam mücadelesi verdiğinin örneklerini sunmuş, bilgisayar desteği ile tüm dünya ile iletişim kurmayı başarmıştı.
***
Evrenin başlangıcı ve kara delikler konusundaki bilimsel çalışmaları fizik dünyasında epey heyecan yaratmıştı.
Dünya için, insanlık için 2600 yılını hedef olarak gösterdi.
İnsanlığın dünyadan kaçışının en son tarihi olacaktı 2600 yılı!..
Çünkü o tarihte dünya ateş topuna dönecek, elbette insanlık yok olacaktı.
Dünyanın ateş topuna döneceği 2600 yılından önce, uzayda insanlığın konaklayacağı ve yaşamını sürdüreceği bir başka dünya bulmak zorunluluğundan söz etti. Evet, tek kurtuluş dünyadan göç olacak, dedi.
İnsanlığı uyarıyordu…
Stephen Hawking’in önemli çalışmalarından biri de İzafiyet Teorisini kuantum fiziğiyle birleştirip yeni bilgi kümelerine ulaşmaktı. Çok istiyordu! Bu konuna başarılı olmayı çok istiyordu. Durmaksızın yıllarca çalıştı. Çok çok çalıştı!.. Bu çalışması sonunda nereye vardığını henüz bilmiyoruz.
***
Allah (Tanrı) kavramı üzerinde de durdu. Evrenin yaratılışını beyninin kıvrımlarında dolaştırdı. Bu konuda ortaya attığı görüşlerden kişisel olarak kabul etmediğimiz görüşleri vardı. Bunlarla ilgili bir kitap hazırlamayı düşünüyor, hatta fırsat bulursak onunla iletişimde bulunmak istiyorduk.
Ne var ki bir yıldız gibi kaydı gitti.
Allah’tan onun insanlığa sunduğu yararlı çalışmalarının karşılığını vermesini gönülden dileriz.
Hüseyin Yeğin
sislioda.com
Anasayfa
