• Çizgi’m
  • Bilmek İstiyorum
  • Unutulmayan İyilik…
  • BİR SAATLİK ÖMÜR
  • Mevlana’dan Deyişler
  • KIBRIS Gazisi E.P.Kd.Alb.Niyazi KÜLAHLI’ya-1 “””””””
  • NASİBE!..
  • Daha da Sarıl Bana, Bırakma Beni…
  • ULUSLARARASI BAŞARI GÖRMEZLİKTEN GELİNEMEZ!..
  • Cumhuriyete Saldırılar Bitmedi, Bitmeyecek…
  • Bir Zamanlar Kahramandı!.. Meğer…
  • Bir Kumruyla Söyleşi
  • Çok Şükür Değiştim dedi ve Lefkoşa Büyükelçisi Oldu
  • İlah Olmadı Put da Olmadı Allah’ın Kuluydu…
  • Çocuk acılar içinde.
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
    • Anasayfam Yap
      • Sitene Ekle
      • Amacımız
      • Künye
      • İletişim
Sislioda
    •  
    • Anasayfa
  • Güncel
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Politika
  • Şiir
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Yazarlarımız
  • Seri İlanlar
    • İlan Ekle
  • Firma Rehberi
    • Firma Ekle
25.05.2025 17:58:08
  • Kültür Sanat
  • Magazin
  • Gazeteler
  • Video Galeri
  • Foto Galeri
sislioda.com Bizi Facebook'dan takip edin
sislioda.com Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Dünya
Saime Bilhan

NASİBE!..

Eklenme Tarihi: 20 Mart 2024 Çarşamba
Eklenme Saati: 2:44
Okunma Sayısı: 208
Tweetle
Saime Bilhan saime.bilhan55@gmail.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
NASİBE!..

Sözlerime, merhum Mehmet Akif’in, “Bir gece” şiirindeki şu mısralarla başlamak istedim. İnsanlığın içinde bulunduğu durumu ne de güzel özetliyor!..

“Sırtlanları geçmişti beşer yırtıcılıkta;

Dişsiz mi bir insan, onu kardeşleri yerdi.”

***

Yaşadığımız şu günlerde tam da merhum şairin dediği gibi “insanlığın yırtıcılıkta sivrildiği günler…” İyiye, güzele ve güzelliklere dair ne varsa hepsine hasret kaldık milletçe. Zulmün alabildiğine kol gezdiği şu günler sanırsın herkes dertli, herkes sıkıntıda…

Belli ki imtihan, imtihan üstüne… Ne var ki böyle imtihan da düşman başına!.. İbret almak yok, ders almak dersen yanından bile geçmiyorlar. Kılını kıpırdatmayıp olanlar karşısında suspus olmayı hüner sayıyorlar.

Gerçi herkes aynı olamaz. Kimi yaşananlardan ibret alır, ders alır. Kimi de düşünmez ve düşüncesizliğinin koyu karanlığında kalır. Kimi ezer zayıf olanı, almak ister zayıftan hiç hakkı olmayanı. Aldırmazlık ve acımasızlık egemen ruhlara ve bedenlere… Acımasızlığın ve aldırmazlığın türlü örnekleri sergilenirken ezilen mazlumların feryat figan etmesine kimse aldırış bile etmez!.. İnsan olarak, toplumsal bir varlık olarak ne kadar kendi yükü varsa hepsini ama hepsini yükler garibanın sırtına. Her fırsatta, her aralıkta ve her boşlukta… Olan biteni gördükçe dünya kötülerle, zalimlerle dolmuş sanırsın. Kötülükte, haksızlık ve adaletsizlikte sınırsız olarak yarışır hâle gelmiş vicdansız zalimler.

***

Gördükçe olanları yahut tesadüf eseri tanık olduysan böylesi insanlık dışı davranışlara, hicap duyarsın. Erirsin adeta!.. Eriyip yok olmak istersin. Utancından yedi kat yerin dibine giresin gelir. Olanları gördükçe hafakanlar basar seni, bunalımlar, bedbahtlık ve acılar eşlik eder sana. Avazın çıktığı kadar bağırasın gelir: “”Hiç mi iyi bir insan kalmadı şu dünyada? Neden koyu karanlıklarda boğulur bunca umarsız yoksullar?” dersin ama yanıt alamazsın soruna. İlgisizlik, bana necilik almış başını gidiyor…

Kendine dönersin, kendi iç dünyanda ve özünde bir kusur aramaya çalışırsın. Bu nedenle zaman zaman kendini sorgulayasın gelir.

Derken hiç beklemediğin, ummadığın bir şeyler olur!.. Kulakların hasret kaldığı bir söz duyarsın, yepyeni bir haber ulaşır sana ama inanmak da istemezsin. Daha doğrusu bunca çelişkiler dünyasında duyduklarını duymaman gerekmektedir. İşte o an ruhunu ve bedenini sarmış ne kadar karamsar duygular varsa hepsi kaybolup gider. Hiç olmamış gibi karanlıklar aydınlığa dönüşür. Umut, ümit ve sevinç kaplar her yanını, adeta duyguların alabora olmuştur. Yeni duyguların estirdiği ferahlık yüzünü yalayıp geçerken mutlanırsın, dünyan değişir sanki…

Yeni bir dünyanın kapısından içeri girerken insanlığa dair ümitlerin yeşerir, güzel duygulara can gelir. Sevinç içinde cıvıldaşan kuşlar dolar çevrene.

***

Artık dersin ki dünya hiç de kötü bir yer değil. Değişimin, başkalaşımın ve dünyanı rengârenk güzelliklerle doldurun bir insan çıkar karşına. Onu tanıdıkça hasret kaldığın ne kadar duygular varsa can bulur hepsi. Bunların hepsini sana tanıtan ve dünyanın sadece kötülükler dünyası olmadığını vurgulayarak sana anımsatan biri çıkmıştır karşına.

Kimdir o insan bilir misiniz?

Eşini kaybetmiş, üç yetimine hem anne hem baba olmaya çalışırken, ayakta dimdik duran ve insanlığın, henüz ölmediğini, haykırarak gösteren bir annedir o!

Yaşadığı onca sıkıntıya rağmen ne inancından ne de doğruluğundan ödün vermeyen, maddiyata köle olanlara inat, helal ve haram noktasındaki o incecik çizgide, ayaklarını sabitleyen, haksızlıklara karşı dimdik ayakta duran SAHABE gibi bir kadın…

Ne niyetini bozabilmiş olumsuzluklar ne de yolunu karartabilmiş karanlıklar.

***

İşte, kendisini bu güzel duygularla anlatmaya çalıştığım ve gerçekten bu övgülere layık biri… Elâzığ’ın Çaydaçıra Mahallesi’nde, çok yakın akrabamın dört yıldır kirada oturduğu dairenin maliki olur bu müstesna insan.

Adı: NASİBE imiş. İsmiyle müsemma… (Allah’ın Nasibi)

Apartmanda kiralar, 10 000 TL’ye ulaşmışken, dört yıldır %25’ten (yüzde yirmi beş) arttırmadığı kira, bu yıl anca 2000 TL’ye ulaşmış. Hani markete gidip de bir iki parça yiyecek alıp ödediğimiz 2000 TL var ya! İşte o!

“Ben hakkım olan, yüzde yirmi beşten fazlasını alıp, çocuklarıma haram yediremem” diyen bir anne o.

Kiracısı olan akrabam: “Benim maaşım iki katı, üç katı arttı. Ben vicdanen rahatsızım. Bari yüzde yüz arttıralım” demesine rağmen, bunu kabul etmeyen, “Ben Allah’tan korkarım” deyip reddeden, sağlam inançlı, güzel yürekli kadın…

***

Nasibe hanım!

Allah, ömrünce seni darda zorda bırakmasın.

Yavrularını da en hayırlı evlatlar eylesin inşallah. (19.03.2024)

Saime BİLHAN

Etiketler:
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

Unutulmayan İyilik… Yıl 1978. Zor, çok zor ama çok zor bir yıldı o yıl!.. Etim, kemiğim, kanım, canım, ...
Unutulmayan İyilik…
BİR SAATLİK ÖMÜR O sabah da diğer günler gibi sıradan bir gündü. Ev hanımları için hiç değişmeyen sabah ko...
BİR SAATLİK ÖMÜR
Bir Kumruyla Söyleşi Hastalığın amansız pençesinde kıvranan yaşlı kadın pencereden dışarıya bakıyordu. Yakında...
Bir Kumruyla Söyleşi
Gelinim / Kızım / Burcum Üçüncü kür sürecinde sıkıntılı geçen ilk iki haftanın ardından Rahime ablamın İstanbul’da...
Gelinim / Kızım / Burcum

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Kullanıma İzin Verilen HTML Kodları : <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>

Renkli Deneme

Çizgi’m Bilmek İstiyorum Unutulmayan İyilik… BİR SAATLİK ÖMÜR Mevlana’dan Deyişler
  1. Çizgi’m Çizgi’m
  2. Bilmek İstiyorum Bilmek İstiyorum
  3. Unutulmayan İyilik… Unutulmayan İyilik…
  4. BİR SAATLİK ÖMÜR BİR SAATLİK ÖMÜR
  5. Mevlana’dan Deyişler Mevlana’dan Deyişler

En Son Haberler

Çizgi’mAsgari Ücret fiyaskosu, Emekli Yılının belleğimde yerleşen korkusu, Aile Yılı......
Çizgi’m
Bilmek İstiyorumYaşım onbeş, Herkesle kardeş kardeş, Özgürce yaşamak istiyorum. Düşüncelerim beni......
Bilmek İstiyorum
Unutulmayan İyilik…Yıl 1978. Zor, çok zor ama çok zor bir yıldı......
Unutulmayan İyilik…
BİR SAATLİK ÖMÜRO sabah da diğer günler gibi sıradan bir gündü. Ev......
BİR SAATLİK ÖMÜR
Mevlana’dan DeyişlerEy altın sırmalı giysiler giymeye, altın kemerler takınmaya alışmış adam,......
Mevlana’dan Deyişler
  • Seri İlanlar
  • Firma Rehberi
  • Güncel
  • Manşetler
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
  • Politika
  • Yaşam
  • Şiir
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@sislioda.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2016 - Sislioda Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net