• Çizgi’m
  • Bilmek İstiyorum
  • Unutulmayan İyilik…
  • BİR SAATLİK ÖMÜR
  • Mevlana’dan Deyişler
  • KIBRIS Gazisi E.P.Kd.Alb.Niyazi KÜLAHLI’ya-1 “””””””
  • NASİBE!..
  • Daha da Sarıl Bana, Bırakma Beni…
  • ULUSLARARASI BAŞARI GÖRMEZLİKTEN GELİNEMEZ!..
  • Cumhuriyete Saldırılar Bitmedi, Bitmeyecek…
  • Bir Zamanlar Kahramandı!.. Meğer…
  • Bir Kumruyla Söyleşi
  • Çok Şükür Değiştim dedi ve Lefkoşa Büyükelçisi Oldu
  • İlah Olmadı Put da Olmadı Allah’ın Kuluydu…
  • Çocuk acılar içinde.
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
    • Anasayfam Yap
      • Sitene Ekle
      • Amacımız
      • Künye
      • İletişim
Sislioda
    •  
    • Anasayfa
  • Güncel
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Politika
  • Şiir
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Yazarlarımız
  • Seri İlanlar
    • İlan Ekle
  • Firma Rehberi
    • Firma Ekle
19.06.2025 23:00:06
  • Kültür Sanat
  • Magazin
  • Gazeteler
  • Video Galeri
  • Foto Galeri
sislioda.com Bizi Facebook'dan takip edin
sislioda.com Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Dünya
Saime Bilhan

Çevremde Açan Çiçekler…

Eklenme Tarihi: 24 Kasım 2021 Çarşamba
Eklenme Saati: 9:01
Okunma Sayısı: 380
Tweetle
Saime Bilhan saime.bilhan55@gmail.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
Çevremde Açan Çiçekler…

Kemoterapinin ilk haftasında şimdiye dek tanımadığım, bilmediğim, tatmadığım ve yaşamadığım türden acılar, sıkıntılar çektim. Şimdi neredeyse önceki yaşamıma döndüm. Gücüm yerine geldi. Uçup kaybolan neşem bir kelebeğin kanatlarını ahenkli çırparak gelmesi örneği gelip bedenime kondu. Gülüyorum, hatta sevdiklerimle şakalaşıyorum. İnanır mısınız oynamak ve zıplamak geliyor içimden. İçim sevgi dolu ve baktığım her şeyde tanımlamakta zorlandığım yeni yeni güzellikler görmeye başladım.

Yaşadığım sıkıntılı sürecin etkilerini üzerimden atıp hızla eski sağlığıma ve neşeme kavuşmam öncelikle Rabbime inancım ve O’na olan güvenim sayesinde gerçekleşti. Tabii ki Rabbimin izniyle ailemin, kardeşlerimin, komşularımın ve tüm sevenlerimin de çok önemli katkıları oldu. Kemoterapinin diğer seanslarında da en azından ilk haftaların yine zorlu geçeceğini biliyorum. Bu evrelerde de inşallah, benzeri nitelik ve özellikte destek alacağım inancındayım.

***

Allah hiç kimseyi yalnız ve çaresiz bırakmasın. Yalnızlığın korkulu bir rüya ve dayanılmaz bir hâl olduğunu biliyordum ama şimdi bu inancım daha da pekişti. Gördüm ki yalnızlık çekilmesi zor bir kahır. Öyle ki yalnızlığın; derman arayıp bulamamaktan ve çaresiz kalıp eli kolu bağlı kalmaktan daha çekilmez ve dayanılmaz olduğunu iliklerime dek hissettim. Düşünün bir kere; zor bir hastalığa yakalanmışsınız, çare bulmakta, yol yordam aramakta zorlanıyorsunuz. Böyle bir konumda bir de yalnızsanız işte o zaman tahammül sınırlarınız yerle bir olur. İnanç duvarınız çabucak yıkılır. Yalnızlığın koynunda bu yıkıntının altında kalabilirsiniz. O zaman yaşayacağınız bunalım, acı ve sıkıntı örgüsü korkunç bir azap olsa gerek! Şimdi daha iyi anlıyorum ki “Yalnızlık Allah’a mahsustur,” sözü boşuna söylenmemiş!..

Bazen insan eşi dostu olsa dahi kendini garip bir yalnızlık duygusunun girdabına düşmüş bulabilir. Ender de olsa benzeri çıkmaza girdiğim ve beynimin allak bullak olduğu anlarım oldu. Ne var ki o zamanlar Yüce Allah’ı anıp O’ndan yardım istediğim zamanlar ferahladığımı, içimdeki bunalım torbasının boşalıp yerine tertemiz bir esintinin aldığımı bizzat yaşadım. Ve kendi kendime dedim ki:

“Hiç Allah’la birlik olanlar yalnız olur mu? Allah’a dayanmayanların elbette yardımcısı yoktur. İşte hakiki yalnızlık onların yaşadıklarıdır.” Nitekim:

“De ki: ‘Allah bana yeter! Hakkıyla tevekkül edenler yalnız O’na güvenip dayanırlar.” (Zümer-14); “…O’ndan başka tanrı yoktur. Öyleyse yalnız O’na güvenip sığın.” (Müzzemmil-9); “…müminler de yalnız O’na dayanıp güvensinler.” (Tegâbün-13, Tevbe-35, Tevbe-129, Yusuf-67); “İşte o Allah benim rabbimdir; yalnız O’na güvenip dayanmışımdır ve daima O’na yönelirim.” (Şûrâ-10) diyenler hiçbir zaman yalnız olmazlar.

Rabbime her zaman şükrediyorum. Hiçbir zaman beni darda ve içinden çıkılmaz zorluklarda bırakmadı, hiçbir mümin kulunu da bırakmasın inşallah.

***

Zorda kalındığında duaların yararına inanırım. Daha önce hiç tatmadığım ve türünü önceden bilmediğim bu hastalığa yakalanıp, ardından kendimi düze çıkmış hissedebiliyorsam dualar sayesindedir. Bizzat yaptığım dualardan çok, dost ve yakınlarımın dualarındaki katkıların daha büyük olduğu kanısındayım. Evet, yaşadığım bunca zorluklardan sonra esenlikle kolayca kucaklaşmışsam yapılan duaların kabul olmasındandır.

“Hayır, yalnız o Allah’a yalvarırsınız. O da dilerse kaldırılmasını istediğiniz belayı kaldırır…” (Enam-41) ayeti kerimesi karşısında ben nasıl olur da dua etmem ve nasıl olur da umutsuzluğa düşerim.

Yüce Allah’ım beni:

“Sana dua etmekle de ey Rabbim, hiçbir zaman bedbaht olmadım.” (Meryem-4) diyenlerden eylesin.

***

Bu sıkıntılı zamanımda her zaman olduğu gibi yine yakın çevremde bulunan sevdiklerim bana bizzat yardımcı oldular. Uzakta olanlar ise her gün arayıp sorarak, tatlı dilleriyle güzel sözleriyle içten dualarıyla büyük ölçüde acılarımı, sıkıntılarımı hafiflettiler. Onlar da benimle birlikte acı çekip sıkıntılar dolu saatler yaşadılar. Kemoterapinin sıkıntılarla dolu ilk haftasından sonra ayağa kalktığımda, kendimi güçlü hissetmem hep sevenlerimin ve sevdiklerimin duaları sayesinde olmuştur. Bu yolla kazandığım gücün tanımını yapamam. Tahminlerin ötesinde benim için moral kaynağı olmak içtenliğini gösterdiler. Algıladığım ve bedenimin her hücresinde hissettiğim bu moralin sağladığı gücü hiçbir ölçü aletinin ölçebileceğine ihtimal vermiyorum. Ne bileyim çok garip ve çok güçlü bir duygu! Hem öyle bir duygu ki onun verdiği gücü size hiçbir ilaç, hiçbir doktor veremez…

***

Sıkıntılarla dolu acılarımın doruklara çıktığı ilk haftada:

Eşimin, tam iyi olmayan kendi sağlığına aldırış etmeden, yanımda kıpırdamaksızın saatlerce bekleyip benden bir ses duyduğunda yerinden fırlayıp: “Nasıl yardım edebilirim?” türünden çabalarını,

Çocuklarımın her gün, her an “Acaba annemize ne iyi gelir? Onu nasıl rahat ettirebiliriz?” diye maddi ve manevi çareler düşünüp yeni yeni yol ve yöntem bulmak için çırpınmalarını,

Daha bir iki günlük bel fıtığı ameliyatı olduğu hâlde, kalkıp bana iyi geleceğini düşündüğü undan ekmekler yapıp gönderen yengemin tutumunu,

Hemen hemen her gün, “Kapıdan da olsa bir göreyim yeter” diyen, sık sık evimize uğrayıp gülen yüzü ve ikna edici sözleriyle güç ve moral veren, bana önemli olduğumu hissettiren ağabeyim didinişlerini,

Her gün; gücü yerine gelsin, şifa bulsun diye türlü türlü yemekler yapıp getiren ablamın mekik dokur gibi gelip gitmelerini,

Apartmanımızdaki komşuların tencerelerle getirdikleri yemekler yanında gösterdikleri sıcak ilgilerini,

Yeğenlerimin her gün gelip evimizi toparlayıp temizlemesini,

Uzaktaki akraba, dost, arkadaş ve öğrencilerimin tek tek arayıp hâlimi hatırımı sormasını, nasıl unutabilirim ki? Aslında daha başka benzeri tutum, içtenlik ve incelikler dolu yaklaşımlar da oldu. Hangisini sayayım bilmem ki?

***

Tüm bunların maddi boyutunu bir tarafa bıraksam dahi sadece ölçülemeyecek manevî boyutlarının bende oluşturduğu sevinç ve mutluluğu unutamam. Yaklaşık 4-5 ay boyunca yaşayacağım sıkıntılı sürecin ilk haftasında yaşadığım acılarla dolu günlerin benzerlerini yine yaşayacağım. Bunlar üç haftada bir tekrar edecek. İnanın bu sıkıntıları, üç haftada bir değil, her hafta yaşayacak olsam bile bu moralle hepsini alt ederim.

Rabbime olan inancımın, sonra ailemin, daha sonra akrabalarımın ve sevenlerimin verdikleri güçle evelallah altından kalkamayacağım hiçbir zorluk olamaz. Tabii ki Allah’ın izni ve yardımıyla…

Bana gösterilen yakınlığın ve tertemiz sevginin beni getirdiği bu noktada diyorum ki:

Sevginin ve içtenlikle dolu arı duru bir yakınlığın verdiği moralle oluşan, maddi ve manevi gücün yerini tutabilecek hiçbir ilaç ve hiçbir tedavi yoktur. Sevgi ve içtenlikle dolu arı duru bir yakınlık, insana damarlarındaki kan gibi yaşama gücü veriyor. Hatta “Yaşam gücü pompalıyor.” diyebiliriz. İnsan kansız nasıl yaşayamazsa sevgisiz de yaşayamaz. Gelin hep birlik olup birbirimizi sevelim! Sevelim ki sevgisizliğin oluşturacağı kuraklıkla kurumayalım. İnsanları, hayvanları, bitkileri kısaca tüm canlıları sevelim ki yemyeşil dallarıyla rengârenk çiçekleriyle büyüyüp etrafımızı nasıl sardıklarını görebilelim…

***

Huzurunuzda; kederimi neşeye çeviren, yanımda yakınımda olan, uzakta olup her an yanımda olduklarını hissettiren kocaman aileme ve tüm sevdiklerime, kısacası çevremde açan tüm çiçeklere teşekkür ediyor, hepsini saygı ve sevgi ile kucaklıyorum… Allah hiçbir zaman onları da darda, zorda ve yalnız bırakmasın…

Saime Bilhan

https://www.sislioda.com
Etiketler:
ailem dost ve yakınlarım dua yalnızlık
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

Unutulmayan İyilik… Yıl 1978. Zor, çok zor ama çok zor bir yıldı o yıl!.. Etim, kemiğim, kanım, canım, ...
Unutulmayan İyilik…
BİR SAATLİK ÖMÜR O sabah da diğer günler gibi sıradan bir gündü. Ev hanımları için hiç değişmeyen sabah ko...
BİR SAATLİK ÖMÜR
NASİBE!.. Sözlerime, merhum Mehmet Akif'in, "Bir gece" şiirindeki şu mısralarla başlamak istedim. İ...
NASİBE!..
Bir Kumruyla Söyleşi Hastalığın amansız pençesinde kıvranan yaşlı kadın pencereden dışarıya bakıyordu. Yakında...
Bir Kumruyla Söyleşi

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Kullanıma İzin Verilen HTML Kodları : <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>

Renkli Deneme

Çizgi’m Bilmek İstiyorum Unutulmayan İyilik… BİR SAATLİK ÖMÜR Mevlana’dan Deyişler
  1. Çizgi’m Çizgi’m
  2. Bilmek İstiyorum Bilmek İstiyorum
  3. Unutulmayan İyilik… Unutulmayan İyilik…
  4. BİR SAATLİK ÖMÜR BİR SAATLİK ÖMÜR
  5. Mevlana’dan Deyişler Mevlana’dan Deyişler

En Son Haberler

Çizgi’mAsgari Ücret fiyaskosu, Emekli Yılının belleğimde yerleşen korkusu, Aile Yılı......
Çizgi’m
Bilmek İstiyorumYaşım onbeş, Herkesle kardeş kardeş, Özgürce yaşamak istiyorum. Düşüncelerim beni......
Bilmek İstiyorum
Unutulmayan İyilik…Yıl 1978. Zor, çok zor ama çok zor bir yıldı......
Unutulmayan İyilik…
BİR SAATLİK ÖMÜRO sabah da diğer günler gibi sıradan bir gündü. Ev......
BİR SAATLİK ÖMÜR
Mevlana’dan DeyişlerEy altın sırmalı giysiler giymeye, altın kemerler takınmaya alışmış adam,......
Mevlana’dan Deyişler
  • Seri İlanlar
  • Firma Rehberi
  • Güncel
  • Manşetler
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
  • Politika
  • Yaşam
  • Şiir
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@sislioda.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2016 - Sislioda Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net