• Çizgi’m
  • Bilmek İstiyorum
  • Unutulmayan İyilik…
  • BİR SAATLİK ÖMÜR
  • Mevlana’dan Deyişler
  • KIBRIS Gazisi E.P.Kd.Alb.Niyazi KÜLAHLI’ya-1 “””””””
  • NASİBE!..
  • Daha da Sarıl Bana, Bırakma Beni…
  • ULUSLARARASI BAŞARI GÖRMEZLİKTEN GELİNEMEZ!..
  • Cumhuriyete Saldırılar Bitmedi, Bitmeyecek…
  • Bir Zamanlar Kahramandı!.. Meğer…
  • Bir Kumruyla Söyleşi
  • Çok Şükür Değiştim dedi ve Lefkoşa Büyükelçisi Oldu
  • İlah Olmadı Put da Olmadı Allah’ın Kuluydu…
  • Çocuk acılar içinde.
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
    • Anasayfam Yap
      • Sitene Ekle
      • Amacımız
      • Künye
      • İletişim
Sislioda
    •  
    • Anasayfa
  • Güncel
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
    • Canlı Sonuçlar
    • İstatistikler & Puan Durumu & Fikstür
  • Politika
  • Şiir
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Yazarlarımız
  • Seri İlanlar
    • İlan Ekle
  • Firma Rehberi
    • Firma Ekle
20.06.2025 19:16:32
  • Kültür Sanat
  • Magazin
  • Gazeteler
  • Video Galeri
  • Foto Galeri
sislioda.com Bizi Facebook'dan takip edin
sislioda.com Bizi Twitter'dan takip edin
Anasayfa » Genel
Hüseyin Yeğin

Türkçe’nin Korunması…

Eklenme Tarihi: 6 Mayıs 2017 Cumartesi
Eklenme Saati: 9:17
Okunma Sayısı: 305
Tweetle
Hüseyin Yeğin huyegin@gmail.com
Yazdır
Yazıyı Büyüt Yazıyı Küçült
Türkçe’nin  Korunması…

Önce Adana, sonra Gaziantep’te Suriyeli göçmenlerin/sığınmacıların kaldıkları bölgelerde açtıkları iş yerlerine astıkları Arapça yazılı levhalar belediyeler tarafından kaldırıldı.
Türkçe’nin korunması gerekçesiyle bu yola başvurulduğu söyleniyor.
Geçen yıl Mersin Barosu Başkanı; Mersin Büyükşehir Belediyesi ile 13 ilçe belediyesine bir yazı göndererek kentte yaşanan Arapça levha kirliliğinin önlenmesini istemişti. Gönderdiği yazıda;
“Türkiye’nin resmi dilinin Türkçe olduğunu ve bunun da kanunla koruma altına alındığını” vurgulamıştı.
***
1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun bu kapsamda bazı hükümler içermektedir. Ancak burada Türkçe’nin korunması yanında daha çok Türkçe’nin yeni kabul edilen Türk harfleriyle yazılması üzerinde önemle durulmuştur. Bu kanunun konumuzu özellikle ilgilendiren iki maddesi şöyle:
“MADDE-2 Bu Kanunun neşri tarihinden itibaren Devletin bütün daire ve müesseselerinde ve bilcümle şirket, cemiyet ve hususi müesseselerde Türk harfleriyle yazılmış olan yazıların kabulü ve muameleye konulması mecburidir.”
Görüldüğü gibi burada tüm şirket, cemiyet ve özel kurumlarda “Türk harfleriyle yazılan yazıların kabulü zorunlu olduğu gibi, bunların uygulamaya konulması da zorunludur.
“MADDE-4 ...Türkçe özel veya resmî levha, tabela, ilan, reklam ve sinema yazıları ile kezalik Türkçe özel, resmî bilcümle mevkut, gayrı mevkut gazete, risale ve mecmuaların Türk harfleriyle basılması ve yazılması mecburidir.” hükmünü içermektedir.
Her iki madde birlikte değerlendirildiğinde; “Ticarî faaliyet gösteren tüm kurum ve kuruluşların tamamının kullandığı levha, tabela, ilan, reklam ve sinema yazılarının Türkçe ve Türk harfleriyle yazılması zorunludur,” sonucu çıkmaktadır.
***
Latin alfabesinin (Türk harflerinin) kabulünün, en önemli devrimlerin başında geldiğini vurgulamalıyız. Bu sayede Türkçe; kendi yapısına, kullanımına ve sağlıklı geleceğine kavuşmuştur. Kör, topla, ağır, aksak yürüyen bir dil olmaktan çıkmış, kavuştuğu yeni yapıda bağımsızlığını ilan etmiştir. Üzerinden özellikle Arapça ve Farsça dillerinin bunaltıcı baskısı kalkmış, artık özgün bir dil olmanın hazzını yaşayabilecektir… Ve Türkçe bu sayede, sadece Türkler için değil tüm insanlık için sağlıklı bir yapıyla geleceğe koşacak unsurlara ve niteliklere sahip olmuştur.
İnanıyoruz ki zaman içinde bu yönde daha sağlıklı ve bilimi kucaklayan adımlar atılacaktır.
***
Ne yazık ki Türkçe’nin bağımsızlık ve egemenliği özlenen düzeyde seyretmemiş, önceleri Arapça ve Farsça’nın bunaltıcı baskısı altında iken, sonraları önce Fransızca, daha sonra İngilizce’nin baskısı altına girmiştir. İngilizce’nin ağır baskısı sürerken zaman zaman diğer dillerin de araya girip Türkçe’nin egemenlik alanında at koşturduğunu görmekteyiz.
Yabancı dillerin Türkçe üzerindeki baskısı önce kitaplarımızda tek tük yer bulurken, sonraları çoğalarak sokaklarımıza, caddelerimize taşmış; bugünlere geldiğimizde epey mesafe kat etmiştir.
Yani Türkçemize yazık olmaktadır!..
Bağımsızlığımızın en büyük teminatı olan dil unsurunu elimizde kaçıracak konuma hızla ilerlemekteyiz.
***
Bu noktada;
Türkiye’nin Einstein’ı adıyla anılan;
Henüz 28 yaşında iken “profesör” unvanıyla 20. yüzyılda Yale Üniversitesi’nin en genç öğretim üyesi olan;
Matematiksel yapıya uygunluğu nedeniyle Türkçe’nin en iyi bilim dili olduğunu söyleyen,
Kuantum Mekaniğine önemli katkılarda bulunan,
İstisnasız tüm eğitim ve öğretim kurumlarında Türkçe dilinin resmi dil olması gerektiğini vurgulayan,
Yabancı dillerin, ancak ek/takviyeli dil olarak öğretilmesi gerektiğini savunan,
Türkiye’de bulunduğu son dönemlerinde yaşamının önemli bir bölümünü ve çalışmalarını Türk ulusal kimliği ve Türk diliyle ilgili milliyetçi görüşleri yaymaya adayan büyük insan;
Rahmetli Oktay Sinanoğlu’nu anmadan geçemeyeceğiz.
“Bye Bye Türkçe” adlı yapıtında dilimizin başına gelenleri ve gelecekleri mükemmel bir üslup ve gerçeklikle kaleme almıştır.
***
Sonuç olarak;
Dilimiz, Türkçemiz bağımsızlığımızın en önde gelen unsurlarından biridir.
Ona gelecek saldırılara, onun baskı altında tutulmasına, onun ulusumuzun dilinden düşürülmesine karşı dimdik durmasını bilmeliyiz.
Türkçemizin bozulması için bilinçli ve akılcı çaba gösterenlerin, hatta dilimize hakaret edenlerin karşısına geçilmez bir duvar örmeliyiz.
Dilimize yöneltilen bu ve benzeri saldırılar sadece Adana, Gaziantep değil; Türkiye’nin her yanında, her köşesinde, her zerresinde kocaman alevlere dönüşmek üzeredir.
Diyarbakır’da, Hakkari’de, İstanbul’da, Elâzığ’da; kısacası ülkemizin her köşesinde dilimize yöneltilen saldırılar ne olursa olsun, mutlaka durdurmalıyız. Alev alev yanıp duran kalbimizdeki ateşi söndürmeliyiz.
Birlik, beraberlik içinde tek devlet, tek ülke olmanın yolu buradan geçer…

Hüseyin Yeğin

sislioda.com

Etiketler:
bağımsızlık özgün dil Türk Harfleri Türkçe
Paylaş Tweetle Paylaş Paylaş Paylaş

Yazarın Diğer Yazıları

Çizgi’m Asgari Ücret fiyaskosu, Emekli Yılının belleğimde yerleşen korkusu, Aile Yılı bunalımıyla...
Çizgi’m
Bilmek İstiyorum Yaşım onbeş, Herkesle kardeş kardeş, Özgürce yaşamak istiyorum. Düşüncelerim ben...
Bilmek İstiyorum
Mevlana’dan Deyişler Ey altın sırmalı giysiler giymeye, altın kemerler takınmaya alışmış adam, Nihayet sana...
Mevlana’dan Deyişler
KIBRIS Gazisi E.P.Kd.Alb.Niyazi KÜLAHLI’ya-1 “”””””” Kıbrıs gazisi, can arkadaşım, dostum ve bir kardeş gibi sevdiğim güzel insan E. P. Kd. Al...
KIBRIS Gazisi E.P.Kd.Alb.Niyazi KÜLAHLI’ya-1  “””””””

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Kullanıma İzin Verilen HTML Kodları : <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>

Renkli Deneme

Çizgi’m Bilmek İstiyorum Unutulmayan İyilik… BİR SAATLİK ÖMÜR Mevlana’dan Deyişler
  1. Çizgi’m Çizgi’m
  2. Bilmek İstiyorum Bilmek İstiyorum
  3. Unutulmayan İyilik… Unutulmayan İyilik…
  4. BİR SAATLİK ÖMÜR BİR SAATLİK ÖMÜR
  5. Mevlana’dan Deyişler Mevlana’dan Deyişler

En Son Haberler

Çizgi’mAsgari Ücret fiyaskosu, Emekli Yılının belleğimde yerleşen korkusu, Aile Yılı......
Çizgi’m
Bilmek İstiyorumYaşım onbeş, Herkesle kardeş kardeş, Özgürce yaşamak istiyorum. Düşüncelerim beni......
Bilmek İstiyorum
Unutulmayan İyilik…Yıl 1978. Zor, çok zor ama çok zor bir yıldı......
Unutulmayan İyilik…
BİR SAATLİK ÖMÜRO sabah da diğer günler gibi sıradan bir gündü. Ev......
BİR SAATLİK ÖMÜR
Mevlana’dan DeyişlerEy altın sırmalı giysiler giymeye, altın kemerler takınmaya alışmış adam,......
Mevlana’dan Deyişler
  • Seri İlanlar
  • Firma Rehberi
  • Güncel
  • Manşetler
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Spor
  • Politika
  • Yaşam
  • Şiir
Sitemizde yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz.. Görüş ve önerileriniz için info@sislioda.com adresine e-posta gönderebilirsiniz.
Copyright © 2016 - Sislioda Her Hakkı Saklıdır.

Tasarım ve Programlama: Ajans5.Net